Genel Futbol Yazıları

Helal Etmiyoruz

Sadece adı süper olan bu lig tüm renklerin hızla kirlendiği bir cangıl. Biz, “Bordo” ile “Mavi”yi temiz tuttuk hep. Yensek de yenilsek de mertçe oynadık oyunu. Yere yatıp sakatlanma numarası yapmadık, kendimizi yalandan yere atıp penaltı çaldırmadık… her kaptığımız topla doğrudan rakip kaleye akmaya çalıştık; zevk aldık, zevk verdik, vakit geçirmedik…

“Bordo-Mavi” hep özel kıldık biz, güzel tuttuk. Elbette kupa almaya, ama önce alkış almaya, en başta da örnek olmaya çalıştık, otuz yıldır bu ligde. Anlayan anladı ya, bazılarına anlatamadık işte… Mayıs 2005

***

Cumartesi akşamı sadece üç puanımız, şampiyonluk umudumuz çalınmadı Kadıköy’de; sabrımız sınandı bir kez daha. Çok çetin bir sınavdı. Yenildik, yendirildik ama çirkinleşmedik.

Olan oldu, giden gitti, kaçan kaçtı… Ancak… 30 Nisan 2005 tarihi yeni bir milat oldu Trabzonspor için… daha doğrusu olmalı. Gün bugündür artık arkadaşlar; bu adaletsizliğe, bu kepazeliğe, bu kleptomani hastalığına kesin bir “dur” demek, çare aramak zamanıdır şimdi. Bundan sonraki sezonları kurtarmak, bu lige adalet getirmek için vakit gelmiştir artık. Galiptir bu yolda mağlup…

***

Anlamayan anlamıyor işte bir türlü. Doksan altıdan beri, ne Fenerbahçe’yi büyütüyor böyle galibiyetler, ne de küçültüyor Trabzonspor’u. Bunca iç ve dış olumsuzluğa, bunca maddi dengesizliğe, en acımasızından haksız rekabete karşı Trabzonspor yine dimdik ayakta. Ne paralar harcıyorlar, Trabzonspor’un yıldızlarına talip olup ona da fazladan ne paralar harcatıyorlar ama yine de Trabzonspor’u sahada mağlup edemiyorlar. Durum, açıkça bu…

***

Hakkımızı arayacağız arkadaşlar. En sakin, en asil, en vakur ve fakat en kararlı şekilde. Ve hakkımızı helal etmeyeceğiz… ne federasyon başkanı Bıçakçı ve adını saymaya gerek görmediğim mesai arkadaşlarına, ne de Aziz Yıldırım ve isimlerini zikretmeye lüzum hissetmediğim yönetim kuruluna. Ve tabii ki… ne de Cem Papila ve ona bu cinayette yardım ve yataklık eden yardımcılarına.

Hakkımızı helal etmeyeceğiz. Kendimiz için değil, formasını giyip okula gitmekten çekinir hale getirilen minicik çocuklarımız için… sahada kendini parçalamasına rağmen hak ettiği ödülü alamayan, ekmek parasından edilen sporcu kardeşlerimiz için… Saraçoğlu’nun kafes tribününde “Bordo-Mavi”yi cesaret ve asaletle destekleyen, bir avuç pırıl pırıl ve hiçbiri alkolik, toksikoman, psikopat ve şımarık olmayan taraftarımız için… ve onları Kadıköy’e yolcu ederken dudaklarından “Sağ salim gidip dönersin inşallah” duasını eksik etmeyen anneler, babalar, nineler, dedeler için…

Hiçbiri için hiçbirine hakkımızı helal etmeyeceğiz, arkadaşlar! Suçluları affetmeyeceğiz. Asla pes etmeyeceğiz; dimdik ayakta, bu sezon olmasa gelecek sezon için şampiyonluğun eşiğindeyiz.

Hayır!.. Hakkımızı helal etmeyeceğiz. Hayır!.. Asla pes etmeyeceğiz.

Duydunuz mu efendiler!.. Siz!.. Hesabını vereceksiniz, utancınızla yüzleşeceksiniz…