Ameliyat Masası

Şu Forma İşini Halledelim Gerisi Kolay

Trabzonsporlular arasındaki son tartışma konusu yeni formaların rengi. Resmi renkleri “koyu bordo-açık mavi” kulübümüzün mavisi iki yıl önce “koyu mavi” olmuştu. Bu yıl bir değişiklik daha yaptık ve “açık bordo” sistemine geçtik. Trabzonspor’un kökten gelen özelliklerini kaybettiğinin farkındaydık ama işin bu raddeye geleceğini hiç tahmin etmemiştik doğrusu.

***

Aslında koyu maviyi gözüm bayağı tutmuştu. Lakin bordonun açığı beni pek açmadı. Yeni formalar salı pazarından alınmış sahte tişörtlere benziyor biraz. Ne yapalım, yetkili mercilerin “açıklık” politikası sözünden anladıkları buymuş demek ki…

***

Dik oturalım, ciddi konuşalım. Bir camiada forma rengi tartışılmaya başlanmışsa

iki olasılık söz konusudur. Ya her sorun halledilmiş ve tartışılacak önemli bir konu kalmamıştır, ya da herşeyden vazgeçilip kulüpten ümit kesilmiştir de iş olsun diye tırı vırı konularla uğraşılıyordur. Bilin bakalım bizimkisi hangisi ?…

***

Etme bulma dünyası işte. Fenerbahçeliler haftalarca genel gazetelerin spor sayfalarına “Abdullah ya Fener ya Avrupa diyor” gibisinden başlıklar attırmışlardı. Şimdi kendi top cambazları Okocha şöyle haykırıyor: “Ya PSG’e giderim ya da futbolu bırakırım.” İlahi adalet dedikleri bu olsa gerek…

***

Trabzonspor taraftarı iki şeye hasret kalmıştı: şampiyonluk ve Avni Aker’de jübile maçı. Taraftarı için her külfeti göze olan yönetim kurulumuz hemen harekete geçti, Beşiktaş’tan Recep’i transfer etti. Böylece Trabzonsporlu taraftarların en az bir hasretinin dinmesi kesinleşti. Kim bilir, belki de ikisi birden…

***

Jübile muhabbetine devam. Fenerbahçe Kulübü, yolun yarısını çoktan geçen emekli oyuncuları Selçuk Yula’ya nihayet bir jübile yaptı. Yaz sıcağında iki dakika sahada kalabildi garibim. Bakalım sırada hangi eski yıldızlar var ? Gidişat tuhaf vallahi, “Bugün sünnet, yarın deniz” olan mevsim sloganı deiğişecek gibi. Yeni slogan: “Bugün jübile, yarın cenaze”…

***

Bir dönem aynı kurumda çalıştığım çok değerli bir dişhekimi hanım var. Kocası yüksek bürokrat. Adamcağız bakanının direktifiyle Sakaryaspor Kulübü’ne başkan olunca doktor hanım benden ne rica etti dersiniz ? Spor basınında eşine destek olmamı. Ortak bir dostumuzdan benim spor yazarcığı olduğumu duymuş ya, etkili biriyim zannediyor zahir. Durumumu kısaca izah ettim. “Ancak sizin için yine de bir şey yapabilirim” dedim. “Orhan Kaynar ile Mehmet Tan’ın kocanızla ilgili yazı yazmamasını sağlayabilirim.” Vaat ettiğim şeyin kıymetini anlayamadı, şaşkın şaşkın yüzüme baktı. Siz söyleyin Allah aşkına sevgili Trabzonsporlular, bir futbol adamına bundan büyük iyilik yapılabilir mi ?..